merhaba kütüphanemin biricik sakinleri
dün gece uzun zamandır okuduğum kitabı bitirebildim *alkış*
uzun sürmesiyle ilgili bütün suçu üstleniyorum..
güzel kitapların yorumlarının kaderi bu sanırım..
kitapta maconda adındaki bir kasabanın kurucu ailesini anlatıyor.uzun ve karışık bir aile ağacı olan buendia'larla büyülü gerçekcilik kavramını yaşıyorsunuz..
çok bilgili vikipedi'de büyülü gerçekçilik için normal yada gerçekçi kabul edilen sanat akımlarında olmaması gereken sihirli ve mantık dışı öğeleri içeren sanat akımı deniyor.
ben kitabı okurken sanki yaşanmış bir masalı okuyormuşum gibi hissettim.. hani eski anadolu'yu anlatan kitapların fiks öğesi masalcı neneler vardır ya, burada masalcı dedemiz gabriel garcia marquez var. bu kitabı o kadar beğendim ki artık onun kaleminden alış veriş listesi bile çıkmış olsa bir gözüm kapalı okurum.. açık olan gözüm tedbir amaçlıdır, arka kapağı okusun ki konuyu beğenmezsem yazar hakkındaki düşüncelerim değişmesin :)
kitabı okurken düşündüğüm diğer şey ise niye yüzyıllık yalnızlık? kimin bu yalnızlık?
yüzyıl ve daha uzun yaşayan kahramanlar vardı kitapta.. ama her şey sonunda çözüldü..
ah o son o son.. hayır sonunu aylar öncesinden bilmeme rağmen nasıl bu derece etkiledi beni bilmiyorum :D
bir de ilgilenenler varsa belirteyim, kitap 1982 nobel ödülü'nü almış. işin aslı huysuz kitapçı fikry'nin de dediği gibi.. ne dediğini hatırlamıyorum ama.. ödüllerin kitabın değerini değil jürinin kişiliğini belirlediğiyle ilgili bir şey söylemişti.
demek istediğim bu kitap hiç ödül almamış bile olsa aklımın en güzel köşesinde yerini edinirdi. bazı kitapların beğenilmek için ödüllere ihtiyacı yoktur.. ama nobel ödülü'nü alması da hoş bir şey olmuş.. yazarın eli para görmüştür ;P
gabriel garcia marquez'in geçen yaz kırmızı pazartesi isimli kitabını okumuş ve onu da aynen bu şekilde beğenmiştim. yazarın diliyle tanışmak için uygun bir kitap olan kırmızı pazartesi ince bir kitaptı. bu kez kalın bir kitap olan yüzyıllık yalnızlık belki de sıcaklardan ve yazarın ritmine uyamamamdan ötürüdür..
sonuç olarak kitabı çok beğendim, bence 15 yaş üstü herkes okuyabilir. biraz karmaşık bir kronolojik sırası olduğu için 15'in altındakileri bunaltabilir.. zaten kitap okuma konusunda hassas bir dönem olan ilk/ortaokul çağını böyle karmaşık zaman çizgisi ve dallanıp budaklanmış aile soyağacıyla sıkmaya gerek yok.
sonuç olarak benim bu kitaba puanım 10 üzerinden 10.
ister paranızla, ister kütüphaneden alın okuyun.
ben önce kütüphaneden aldım, sonra eve gelince evdeki kitabı okuyarak bitirdim.. muhtemelen iki farklı baskının ürünüydü ama içeriğinde bir farklılık olduğunu sanmıyorum. sadece kapak farklı.
sağlıkla ve kitapla, serin kalın :)
_dr.coffee'den sevgilerle